5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun

5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, yalnızca bir devlet adamı değil, aynı zamanda bir milletin yeniden doğuşunu simgeleyen tarihsel bir liderdir. Onun manevi şahsiyeti, Cumhuriyet’in temel değerleriyle özdeşleşmiş ve ulusal kimliğin ayrılmaz bir parçası hâline gelmiştir.

Bu sebeple, Atatürk’ün hatırasına, heykeline, büstüne veya anısına karşı hakaret, saldırı veya tahrip fiillerine özel bir koruma getiren 5816 sayılıAtatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun”, 25 Temmuz 1951 tarihinde kabul edilmiştir.

Kanun hem Atatürk’ün manevi mirasının korunmasını hem de Cumhuriyetin değerlerine karşı nefret, düşmanlık ve saygısızlık içeren eylemlerin önlenmesini amaçlamaktadır.

5816 Sayılı Kanunun Amacı ve Gerekçesi

Kanunun gerekçesi, Atatürk’ün şahsının ötesinde, onun temsil ettiği devrimleri, laikliği, Cumhuriyet ilkelerini ve ulusal birliği koruma hedefini taşır.

Cumhuriyetin kuruluşundan sonraki ilk yıllarda, bazı kişi ve grupların Atatürk’e, devrimlerine veya heykellerine yönelik saldırı eylemleri ve nefret söylemleri ortaya çıkmıştır. Bu saldırılar, yalnızca bir kişiye değil, devletin temel değerlerine yönelen bir tehdit olarak değerlendirilmiştir.

Bu bağlamda, 5816 sayılı Kanun;

  • Atatürk’ün manevi hatırasını korumak,
  • Toplumun milli duygularını incitici eylemleri önlemek,
  • Kamu düzeni ve barışını sağlamak,

amacıyla yürürlüğe konulmuştur.

Bu yönüyle kanun, yalnızca bireysel bir koruma değil, devletin sembollerine ve ortak değerlerine yönelik bir güvenlik tedbiri niteliği taşır.

Kanunun Kapsamı

Madde 1: Suçun Tanımı

5816 sayılı Kanun’un 1. maddesi şu şekildedir:

“Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Atatürk’ü temsil eden heykel, büst veya anıtlara saldıran, bozan veya kirleten kimse, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu fiillerin basın-yayın yoluyla işlenmesi hâlinde ceza yarı oranında artırılır.”

Madde hem sözlü veya yazılı hakaretleri hem de fiili saldırı eylemlerini kapsamaktadır.

Yani yalnızca bir söz değil, sosyal medyada yapılan paylaşım, bir karikatür, afiş, grafiti veya kamuya açık alandaki tahrip fiilleri de bu kanun kapsamına girebilir.

Suçun Unsurları

  1. a) Fail

Bu suçu herkes işleyebilir. Failin kamu görevlisi, sanatçı, gazeteci veya sıradan vatandaş olması fark etmez.

  1. b) Mağdur

Suçun mağduru Atatürk’ün kendisidir. Ancak o vefat etmiş olduğu için suç, “manevi hatırasına karşı” işlenmiş sayılır. Bu nedenle toplumun genelinin manevi duyguları da dolaylı mağdur durumundadır.

  1. c) Fiil
  • Atatürk’ün hatırasına hakaret, sövme, küçük düşürme fiilleri,
  • Atatürk heykeli, büstü, mezarı, anıtı veya hatırasına ilişkin diğer sembollere saldırma, bozma veya kirletme fiilleri,

kanun kapsamına girer.

  1. d) Aleniyet

Suçun alenen işlenmesi gerekir. Yani söz veya davranış, kamuya açık biçimde yapılmalıdır.

Örneğin, sosyal medyada yapılan hakaret içerikli bir paylaşım “aleniyet” unsurunu oluşturur.

Suçun Cezası

Kanunda öngörülen cezalar şöyledir:

  • Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret: 1 yıldan 3 yıla kadar hapis,
  • Heykel veya büste saldırı: 1 yıldan 5 yıla kadar hapis,
  • Basın-yayın yoluyla işlenmesi hâlinde: Ceza yarı oranında artırılır.

Bu suçlarda, genellikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) veya erteleme uygulanmamaktadır, çünkü kamu düzenini doğrudan ilgilendiren bir suçtur.

Yargılama Usulü

5816 sayılı Kanun kapsamındaki suçlar, Cumhuriyet savcıları tarafından re’sen (şikâyet olmadan) soruşturulur.

Çünkü bu suç kamu düzenine karşı işlenmiş kabul edilir.

Yargılama, genellikle Asliye Ceza Mahkemelerinde yapılır.

Eğer suç basın yoluyla işlenmişse, 5187 sayılı Basın Kanunu hükümleri de uygulanır.

Eleştiriler ve Hukuki Tartışmalar

5816 sayılı Kanun, yürürlüğe girdiği günden bu yana hem destek hem de eleştirilerin odağında olmuştur.

  1. a) Destekleyen Görüş

Kanunun savunucuları, Atatürk’ün bir milletin sembolü olduğunu, bu nedenle sıradan bir kişi gibi değerlendirilmemesi gerektiğini belirtir.

Atatürk’e yönelik saldırıların yalnızca bireysel değil, Cumhuriyetin temel ilkelerine yönelik bir tehdit olduğunu savunurlar.

  1. b) Eleştiren Görüş

Bazı hukukçular ise, bu kanunun ifade özgürlüğünü sınırlayabileceğini ileri sürer.

Özellikle eleştiri ile hakaret arasındaki sınırın net çizilmemesi, keyfi uygulamalara neden olabileceği endişesi taşınmaktadır.

Ancak Yargıtay uygulamaları, “eleştiri” ile “hakaret” arasına net bir çizgi koymaktadır:

  • Eleştiri, düşünce özgürlüğü kapsamındadır.
  • Hakaret, aşağılayıcı, onur kırıcı ve saygısız bir nitelik taşıyorsa suç oluşturur.

Diğer Ülke Uygulamalarıyla Karşılaştırma

Dünyanın birçok ülkesinde ulusal liderlere veya devlet sembollerine yönelik hakaretler de cezalandırılmaktadır.

  • Almanya: Federal Başkan’a hakaret etmek suçtur.
  • Fransa: Cumhuriyet sembollerine yönelik saygısızlık cezalandırılır.
  • İspanya: Kral’a hakaret suçu vardır.

Dolayısıyla Türkiye’de Atatürk’ü koruma altına alan 5816 sayılı Kanun, bu yönüyle uluslararası hukukta istisnai değil, genel uygulamalara paralel bir düzenlemedir.

Günümüzde 5816 Sayılı Kanunun Önemi

Son yıllarda dijital iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla, Atatürk’e yönelik hakaret içerikli paylaşımlar sosyal medya platformlarında artmıştır.

Bu nedenle 5816 sayılı Kanun, özellikle çevrimiçi ortamda nefret söylemlerine karşı caydırıcı bir yasal araç hâline gelmiştir.

Ancak uygulamada, ifade özgürlüğü ile nefret suçları arasındaki dengenin dikkatle korunması gerektiği vurgulanmaktadır.

Yargıtay da bu konuda, “eleştiri amacıyla yapılan açıklamaların cezalandırılmaması gerektiği” yönünde içtihatlar geliştirmiştir.

Sıkça Sorulan Sorular

  1. 5816 sayılı Kanun sadece sözlü hakaretleri mi kapsar?

Hayır. Yazılı, görsel, dijital her türlü ifade bu kapsama girebilir. Sosyal medya paylaşımları, videolar veya karikatürler de suç oluşturabilir.

  1. Atatürk heykeline zarar vermek hangi cezayı doğurur?

Bu fiil için 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.

  1. Eleştiri yapmak suç mudur?

Hayır. Kanun, sadece “hakaret” ve “sövme” fiillerini cezalandırır. Saygı çerçevesindeki eleştiriler ifade özgürlüğü kapsamındadır.

  1. Şikâyet gerekmez mi?

Gerekmez. Savcılık re’sen (kendiliğinden) soruşturma başlatır.

  1. Basın ve medya yoluyla işlenirse ceza nasıl artar?

Basın veya sosyal medya üzerinden işlendiğinde ceza yarı oranında artırılır.

İzmir’de Profesyonel Hukuki Destek

5816 sayılı Kanun kapsamındaki suçlamalar, genellikle ifade özgürlüğü sınırında yer aldığı için hassas hukuki değerlendirme gerektirir.

Bir paylaşımın veya ifadenin “eleştiri” mi yoksa “hakaret” mi sayılacağı, yargı tarafından somut olaya göre belirlenir.

Bu nedenle, hakkında 5816 sayılı Kanun kapsamında soruşturma başlatılan kişilerin veya bu suçun mağduru olan vatandaşların ceza hukuku alanında uzman bir avukattan profesyonel hukuki destek almaları büyük önem taşır.

Avukat desteği hem ifade özgürlüğünün korunmasını hem de haksız cezalandırmaların önüne geçilmesini sağlar.

Sonuç

5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerlerine ve milli birliğe yönelik saldırılara karşı hukuki bir koruma zırhıdır.

Kanunun amacı, düşünceyi sınırlamak değil; nefret, hakaret ve saygısızlık içeren eylemlerle Atatürk’ün manevi şahsiyetine ve Cumhuriyetin simgesel değerlerine yönelen saldırıları önlemektir.

Toplumun her kesimi için ortak bir değer olan Atatürk’ün anısına saygı, yalnızca hukuki bir yükümlülük değil, aynı zamanda milli bir sorumluluktur.

Bu sorumluluğu korumak, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu ilkelerine sahip çıkmak anlamına gelir.

İzmir ceza avukatı arayışınızda her zaman yanınızdayız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir