Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması Suçu ve Cezası

Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması Suçu ve Cezası

Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte bireylerin özel hayatı ve mahremiyet alanı daha da hassas bir hale gelmiştir. Telefon görüşmeleri, özel yazışmalar, ev veya iş yeri içerisindeki konuşmalar artık çok daha kolay bir şekilde kaydedilebilmekte veya üçüncü kişilerce dinlenebilmektedir.

Bu durum ise bireylerin özel hayatlarının gizliliğini tehdit eden ciddi bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır. Türk Ceza Kanunu, bireylerin özel hayatını ve haberleşme özgürlüğünü korumak amacıyla kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu düzenlemiştir.

Hukuki Dayanak: TCK m.133

Türk Ceza Kanunu’nun 133. maddesi, kişilerin özel hayatını ve aralarındaki iletişimin gizliliğini korumayı amaçlar. Maddede şu düzenleme yer alır:

  • TCK m.133/1: Tarafların rızası olmaksızın kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları dinleyen veya bunları bir cihazla kaydeden kişi, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  • TCK m.133/2: Kişilerin rızası olmadan kaydedilen bu konuşmaların ifşa edilmesi halinde ceza artırılır.
  • TCK m.133/3: Suçun basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde daha ağır cezalar uygulanır.

Bu düzenleme, Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayatın gizliliği ile 22. maddede düzenlenen haberleşme özgürlüğünü koruma amacı taşır.

Suçun Unsurları

  1. Fail ve Mağdur
  • Fail: Herkes olabilir. Yani herhangi bir kişi, başkasının özel konuşmasını gizlice dinlediğinde veya kaydettiğinde bu suç oluşur.
  • Mağdur: Özel konuşmaları dinlenen ya da kayda alınan gerçek kişilerdir.
  1. Fiil

Suçun oluşması için iki farklı fiil yeterlidir:

  1. Dinleme: Tarafların rızası olmadan özel konuşmaları gizlice dinlemek.
  2. Kaydetme: Bu konuşmaları teknik bir cihazla kayıt altına almak.

Örneğin; evdeki konuşmaları gizlice ses kaydediciyle almak veya telefon görüşmesini habersiz şekilde kaydetmek suçun oluşması için yeterlidir.

  1. Konunun Aleni Olmaması

Suçun oluşabilmesi için konuşmanın aleni olmaması gerekir. Yani, kamuya açık bir yerde yapılan konuşmalar değil, gizlilik içinde yapılan özel konuşmalar korunmaktadır.

  1. Hukuka Aykırılık

Rıza olmadan yapılan her türlü dinleme veya kayda alma hukuka aykırıdır. Ancak:

  • Tarafların açık rızası varsa,
  • Yargı kararıyla yapılan teknik takip söz konusuysa,

bu durumda suç oluşmaz.

Suçun Cezası

TCK m.133/1 uyarınca:

  • Tarafların rızası olmaksızın konuşmaların dinlenmesi veya kayda alınması: 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası.
  • Kayıtların başkalarına verilmesi veya ifşa edilmesi: 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası.
  • Basın ve yayın yoluyla ifşa edilmesi: Daha ağır cezalar öngörülür.

Bu suç, bireylerin özel hayatı ile haberleşme özgürlüğünü ihlal ettiği için oldukça ağır yaptırımlara bağlanmıştır.

Şikâyet ve Uzlaşma

  • Suçun takibi şikâyete bağlıdır. Mağdurun 6 ay içinde şikâyet hakkını kullanması gerekir (TCK m.73).
  • Uzlaşma kapsamındadır. Yani taraflar, uzlaşma sürecinde anlaşabilir.
  • Ancak kayıtların basın yoluyla ifşa edilmesi gibi ağır hallerde kamu düzeni zarar gördüğünden şikâyetten bağımsız soruşturma yapılabilir.

Uygulamada Önemli Noktalar

  • İş hayatında, işverenlerin işçilerin telefon konuşmalarını gizlice kaydetmesi suçtur.
  • Aile hayatında, eşlerin birbirinin telefon görüşmelerini gizlice kayda alması da bu kapsamda suç teşkil eder.
  • Ancak, bir kişi kendisine yönelik hakaret veya tehdit sırasında anlık ses kaydı yaparsa, bu delil niteliğinde kabul edilebilir.

Suçun Diğer Suçlarla İlişkisi

Bu suç, çoğu zaman şu suçlarla birlikte gündeme gelir:

  • Hakaret (TCK m.125)
  • Tehdit (TCK m.106)
  • Özel hayatın gizliliğini ihlal (TCK m.134)

Bu nedenle, aynı olayda birden fazla suçun oluşması mümkündür.

Cezanın Ertelenmesi ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

TCK m.133 kapsamında verilen hapis cezaları genellikle 2-5 yıl aralığında olduğu için, şartlar oluştuğunda sanık hakkında HAGB veya cezanın ertelenmesi kararı verilebilir. Bu durumda sanık sabıkasız kalabilir. Ancak ifşa yoluyla işlenen ağır hallerde HAGB uygulanmayabilir.

Uluslararası Hukukta Durum

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 8. maddesi, özel hayatın ve haberleşmenin gizliliğini koruma altına almıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, gizli dinlemeler konusunda birçok kararında devletlerin bireylerin özel yaşamına müdahale etmemesi gerektiğini vurgulamıştır.

Sıkça Sorulan Sorular

  1. Kişiler arasındaki konuşmaların kayda alınması her zaman suç mudur?

Hayır. Eğer tarafların açık rızası varsa veya mahkeme kararıyla yapılan yasal dinleme söz konusuysa bu suç oluşmaz. Ancak rıza veya yargı kararı yoksa kayda alma hukuka aykırıdır.

  1. Kendi konuşmamı kaydetmek suç mudur?

Kişi, kendi katıldığı bir konuşmayı delil olarak kullanmak amacıyla kaydederse bu genellikle suç sayılmaz. Ancak gizli şekilde başkalarının konuşmalarını kaydetmek suçtur.

  1. Hakaret veya tehdit sırasında ses kaydı almak suç olur mu?

Yargıtay kararlarına göre, kişi kendisine yöneltilen hakaret veya tehdit anında delil elde etmek amacıyla ses kaydı yaparsa bu hukuka uygun kabul edilmektedir.

  1. Bu suçun cezası ertelenebilir mi?

Evet. İlk kez suç işleyenler için verilen hapis cezası şartları taşıyorsa HAGB (hükmün açıklanmasının geri bırakılması) veya cezanın ertelenmesi uygulanabilir.

  1. Şikâyet süresi ne kadardır?

Mağdur, olayı öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içinde şikâyette bulunmalıdır. Aksi takdirde dava hakkı düşer.

  1. Uzlaşma mümkün mü?

Evet. Bu suç uzlaşma kapsamında olduğundan, taraflar uzlaşma yoluna başvurabilir ve dava açılmadan sorun çözülebilir.

Sonuç

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu, bireylerin en temel haklarından biri olan özel hayatın gizliliğini koruma amacı taşır. Özellikle teknolojik gelişmelerle birlikte bu suçun işlenmesi daha kolay hale gelmiş, bu da kanun koyucuyu ağır cezalar öngörmeye yöneltmiştir.

Türk Ceza Kanunu’nun 133. maddesi, bu alandaki en önemli düzenlemedir. Yargıtay kararları da bu suçun sınırlarını belirlemede yol gösterici niteliktedir.

Bireyler, özel hayatın gizliliğine saygı göstermeli; herhangi bir ses veya görüntü kaydı almadan önce tarafların rızasını almalıdır. Aksi halde ağır ceza yaptırımlarıyla karşılaşılabilir.

İzmir’de Profesyonel Hukuki Destek

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu oldukça hassas bir alandır ve her olayın kendine özgü koşulları vardır. Bu nedenle, böyle bir durumla karşılaşan kişilerin ceza hukuku alanında uzman bir avukattan profesyonel hukuki destek almaları son derece önemlidir. Doğru hukuki adımlar hem mağdurun haklarının korunmasını hem de haksız yere suçlanan kişilerin adil yargılanmasını sağlayacaktır.

İzmir bilişim avukatı için Avukat İdil Su Ekmekçi’ye başvuru yapabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir